Travma
Kastettiği 'travma'nın Cumhuriyet devrimleri olduğu çok açık.
Acaba haklı mı?
Acaba bu devrimler bir travma mı?
Ve eğer varsa bu değişim Cumhuriyet'le mi başladı?
Bu sorulara Fırat gibi cevap veremeyeceğim ben.
Çünkü tarih başka türlü söylüyor.
Tam burada, çok bilinen bir gerçeği tekrarlamaktan başka bir çarem yok: Türkiye'nin Batılılaşma serüveni Mustafa Kemal Paşa ile ve Cumhuriyetle başlamadı.
Fırat, bu konuda Niyazi Berkes'i, Halil İnalcık'ı ve yakın tarihle ilgili önemli kitapları okudu mu bilmem ama aklı başında olan herkesin bildiği gibi 'Batılılaşma' serüvenimiz yaklaşık 250 yıllık bir geçmişe sahip.
II. Abdülhamit'in Latin harflerine geçme çalışmaları yaptığı, İttihatçıların eski yazıda esre ve üstünleri kaldırarak, kolaylaştırma girişiminde bulunduğu da bir gerçek.
Yani Fırat'ın sandığı gibi bu işler bir günde olmadı.
Peki dil ve yazı konusu böyle de giysi farklı mı?
Osmanlı tarihini okuyanlar sarığın yerine fesin geçirilişindeki sancıları, isyanları da iyi bilir; II. Mahmut'un giysileri yenileştirme çabalarının karşılaştığı direnci de.
Kısacası giysiler de dil ve yazı gibi, çok uzun bir sürecin sonunda değişmiştir.
***
Birkaç yıl önce Avrupa'daki Yeşil partilerin kongresi İstanbul'da yapılmıştı. Almanya Dışişleri Bakanı gibi birçok şahsiyetin hazır bulunduğu toplantıda yaptığım konuşmama şöyle başlamıştım: 'Bu ülkeyi anlamak için lütfen hazırlop klişelerden kurtulun. Bunların en önemlisi de 'Bir gün Balkanlar'dan sarışın bir adam çıkageldi ve her şeyi değiştirdi' klişesidir. Osmanlı'nın Batılılaşma çabalarını bilmeden Cumhuriyet anlaşılamaz.'
Demek ki bu gerçeği yalnız yabancılara değil, içerdeki dostlarımıza da sürekli olarak hatırlatmamız gerekiyormuş.
***
Yukarıda belirttiklerim işin bir yönü.
İkinci yönü ise şu: Cumhuriyet devrimleri tarihsel birer olgu.
Aynen Fransız devrimi gibi.
Tarih uzun süre evrimle ama bazen de devrimler yoluyla ilerler.
AKP'de ve Batı'da, devrimleri geri almak, sıfırlamak ve hiç olmamış saymak gayretleri seziliyor.
Bu mümkün müdür?
Belki bazı devrimler için mümkün olabilir ama ben Cumhuriyet devrimlerinin geri çevrilebileceğine inanmıyorum.
Hem de bunu ordu faktörüne falan bağlamıyorum.
Bu devrimler çağın gidişine, insan haklarına, -özellikle de insan haklarına- ilerlemeye, bilime, aydınlığa ulaşmak amacıyla yapılmış da onun için.
Din savaşlarının milyonlarca cana mal olduğu bir dünyada, laiklik ilkesini getirdiği için.
Kafası hurafelerle doldurulmuş, kerameti kendinden menkul şeyhlerin önünde diz üstü sürünen; umudunu fala, büyüye, beze çaputa bağlamış bir halkı bu karanlıktan kurtarmaya çalıştığı için.
***
Sonuç dönüp dolaşıp aynı noktaya geliyor: Evet, cumhuriyetin demokratlaşması şarttır. Ama bu demokratlaşma din üzerinden yapılamaz. Yapılır derseniz; totalitarizme zemin hazırlamış olursunuz.
-
yüksel pınar 17 yıl önce Şikayet Etdin savaşlarımı?. bırak din savaşlarını islamdan bahset.sen hitlerin, stalinin bush un vs öldürdüklerinide islama yüklüyorsun ustaca.oysa senin güneşin olan rusyanın kırımda öldürdükleri bile seni susturmaya yetmeli.çeçenistanda şehit olanları dincilermi şehit ediyor?yoksa kitapsızlarmı. birde şu aydın ve aydınlık kelimelerini kullanıp duruyorsunuz.sizce aydın ve aydınlık nedir?en çok 100 yıl yaşayıp karanlığa gömülecek kişimidir?bizce aydınlık Allahu tealanın nurudur.Beğen
-
kerim alakusoglu 17 yıl önce Şikayet Etiyi de zulfucum... adamin anlatmaya calistigi tam da bu zaten.. osmanli'nin halkin degisik kademelerindki dengeler gozetilerek ilerleyen bir modernlesme hareketi zaten vardi, ve bu da sindirilerek, kendi suyunda ileriyordu. mesele bu surecin zorlanarak, tepeden inmeci bir yaklasimla "bir gecede" formuna getirilmesidir; travmayla kastedilen budur, degisim furyasi degil. ancak dusunce iklimi o kadar kurak ki, mevzunun tam da ozunu iskalamis su yaziyi bile tensib ediyoruz; hic degilse seviyesi var diye..Beğen
-
kamil hisarlı 17 yıl önce Şikayet Etdevrim mi ıslah mı?. bana sorarsanız devrim sadece devrimcilere karşı lazımdır. evet devrimcileri devirmek gerektir. çünkü onlar ıslah olmaz. gerisinin ıslahı kabildir.Beğen
-
kamil hisarlı 17 yıl önce Şikayet Etbir de komunist devrim isteyenler var. sayın fıratı doğru anlamak lazım. onun asıl sözü komunist devrim isteyenlere. o devrimciler halktan umudunu kesmiş, normal şatlarda devrim olmaz, ama halk perişan olursa son çare devrim yapar diye dşünürler. onun için bütün gayretleri milleti mahvetmek içindir. mesela onlar yanlarına sığındıkları hortumcu burjuvaları desteklerler. niye çünkü öylece gelkir dağılımı iyce bozulacak, sıkışan halk devrim yapacak. kısacası bizim devrimciler ZÜM dür. züm: zarar-zulüm üretim merkezi.Beğen
-
murat dursun 17 yıl önce Şikayet Etdüşününce ne anladım. bir kere cumhuriyetçi kesimin tepkisi çoğuna göre doğru ama unutmayınki fıratın sözünde doğruluk payı çok bence.düşünün bugünün iranı bir gecede laik sisteme geçiyor.sonuç ne olurdu.bence travmatik bir durum.yada arabistanın cumhuriyet rejimine geçtiğini bir düşünün.en kısası yunanistanin şeriatı kabul ettiğini çok deil on saniye aklımızdan geçirelim.ne olurdu ha....tabiki 600 yıllık osmanlı hakimiyetinden sonra islamla yönetilmeyi bırakıp cumhuriyete geçilirse halk üzerindeki etkisi tabiki travmatik olurduBeğen