Türk aydını ve darbeler - 1
Bu netameli konuda yazmak istememin nedeni, ortalıktaki kafa karışıklığı.
Dünü unutanlar, kayıtlara bakmayanlar, darbe dönemlerinde sürdürdükleri militarist tavrı bir anda terk edip demokrat görünebiliyor. Ya da tam tersi oluyor.
Geçmiş darbe dönemlerinde pek çok gazetecinin darbecilere destek verdiğini biliyoruz. Hatta Kenan Evren bile bunlara şaşırdığını açıklamıştı.
Darbeye destek veren yazılardan oluşan kitaplar bile yayımlandı.
Bugün liberal kesimin en önde gelenlerinden biriyle, 1980 darbesinden sonra Paris’teki karşılaşmamızı hatırlıyorum. Paris’te olmak zorundaydı, çünkü ben Türkiye’ye giremiyordum, hakkımda “yurda dön” çağrıları yapılıyordu, sıkıyönetim mahkemelerinde davalar birbirini kovalıyordu, gazete köşeleri benim hakkımda nefret kusuyordu.
O arkadaş ise Türkiye’de gazeteci olarak çalışıyor ve Evren’in gezilerine katılıyordu.
Bu gezilerden birinde Evren’in yanındaki heyetle birlikte bir Afrika ülkesine gitmiş. Evren’in uçaktan inip, kırmızı halı üzerinde yürüyüşünü ve askeri selamlayışını öyle bir hayranlıkla anlattı ki şaştım kaldım.
“Bizimki o ülkeye birkaç numara büyük geldi!” dediğini net olarak hatırlıyorum.
Ben de “Yahu cunta lideri için böyle konuşulur mu? Kaç kişinin kanı var ellerinde. Yunan aydınları Papadopulos için böyle mi konuşuyor!” dedim. Biraz tartıştık.
O arkadaşımız şimdi askere karşı AKP’yle kol kola girmiş durumda ve liberal denilen kesimin en öndeki isimlerinden birisi.
***
Bir başka arkadaş yine 1980 sonrası İsveç’in Dagens Nyheter gazetesine “Darbe gerekliydi. Çünkü bu kargaşa başka türlü bitmeyecekti” yollu bir demeç verdi. Küstük, konuşmadık.
O da Türkiye’nin “aydın”larından birisi.
Buna benzer örnekleri çoğaltabilirim, isim de verebilirim ama gerek yok. Amacım kimseyi teşhir etmek değil, bir meseleyi anlatabilmek.
Ayrıca bu ülkede kimsenin “yoğurdum kara” dediğine rastlanmaz.
Belki de Türk aydınları arasında cuntacılığı acımasızca eleştiren ve özür dileyen tek kişi Hasan Cemal’dir.
Hatırladığım kadarıyla başka hiç kimse bunu yapmadı. Bir trenden öteki trene atlayıverdiler.
***
Benimse askeri dönemlerde hep başım derde girdi.
27 Mayıs’ta çocukluktan yeni çıkıyordum. Bu yüzden olayları kavrayamadım, zaten bir aktör olarak da algılanamazdım o yaşta.
Ama 1971 darbesi beni üç kez hapse koydu, uçak kaçırma gibi sahte suçlamalarla evimi barkımı yıktı, arkadaşlarımı öldürdü, işkenceler yaptı.
Bu darbeye karşı yaptığım şarkılar, direnişin sesi haline geldi. Türkiye’ye sokulması yasaklandı ama halk milyonlarca kaset çoğaltarak bu şarkıları kulaktan kulağa yaydı.
Daha sonra bana karşı hem mahkemelerde hem basında kullanılan bu şarkılar, başka bir ülkede cunta dönemleri geçtikten sonra baş tacı edilirdi ama Türkiye’de hâlâ yasak.
Kaydedilişinin üzerinden 37 yıl geçmiş ama durum böyle.
Dünyada bunun bir başka örneğinin olduğuna inanmıyorum.
1994 seçimlerinde televizyonlarda bana karşı kullanılan bu albümün şarkılarında “orduya hakaret” olduğu söyleniyor.
Hayır, orduya hakaret yoktur ama cuntaya karşı çıkma vardır. Bu da bir sanatçı için, vazgeçilmez bir eleştiri hakkıdır.
İşin düşündürücü yanı da bazı Refah ve AKP liderlerinin seçim dönemlerinde televizyonlara çıkarak beni orduya şikâyet etmiş olmaları.
Nereden nereye değil mi.
Zülfü Livaneli - Vatan
zlivaneli@gazetevatan.com
-
sezer semirli 16 yıl önce Şikayet Etbunlar neden. Herzaman kendime sormusumdur,seni tanidim taniyali zulfu abi, neden bunlar.Neden guzel bir dunyada yasamiyoruz.Ben seni nerde tanidim annemden.Ben seni tanidim dunyayi ve gercekleri tanimaya basladim.Simdi bu gercekleri bildiyim icin kendimle gurur duyorum ve herkese diyorumki dogrular herzaman dogru insandan ogrenilir.Benim icinde sen cok ve ustu dogru insansin.Yazilarin,sarkilarin,yaptiginhersey de daha yeni seyler ogreniyoruz.Ve senden birsey rica ediyorum bana bunlarin neden oldugunu soylemeni istiyorumBeğen
-
ALİ CAN 16 yıl önce Şikayet EtKİMSE "YOĞURDUM EKŞİ" DEMEZ. Bildiğim kadarıyla yoğurdum kara demez değildi bu söz.Beğen
-
isa ertuğrul 16 yıl önce Şikayet EtPek haklı sayılmazsın be livaneli,. Bence 80 ihtilali gerekliydi ülkemiz uçuruma doğru hızla gidiyordu içinde olanlar bile geç bile kalındı demişti vede bilindiği gibi 80 ihtilali halka karşı değildi tabii doğal olarak faturasını bizler yani halkda ödemiştik[şahsen iflas etmiştim]diğer yandan susurluk olayında ortalığı yangın yerine çevirmişti sizin sol cenah sen başta fakat daha sonra 28 şubatta tık yok geçen 27 nisan bildirisi gene sizin gibi sosyal demokratlar gene tıss.ETÖ,davası sürüyor sizin taraf yine darbecilerden yana gelde inan.Beğen
-
ANTİLAİKÇİ MAYIN 16 yıl önce Şikayet Et28 ŞUBATTA NEREDE DURDUĞUNU BİLİRİZ TRAŞ YAPMA. O dönemde yazdığın yazılar ortadadır. Darbe size karşıysa kötü, iyiyse iyi mantığı hepinizde var. O tarif ettiğin aydın tipinin dışında değilsin yani. Postal yaladığın yazılarını yüzüne vurmamızı istermisin?Beğen
-
Dogan Akbaba 16 yıl önce Şikayet EtAydin Aydin degildir, Aydin benden degilse.. Nerede bu solcular,bir zamanlar Aydilik bir TÜRKIYE icin Lamba kapatip acanlar? Sasirdiniz demi,Türkiyede olan bütün faili mechul ölümlerin ve olaylarin KENDI TAYFANIZDAN yapildigini duydugunuzda.Simdi hic orali olmuyorsunuz.Hatta ERGENEKONun Avkatligini yapiyorsunuz. Sizi gidi SOLCULAR,AYDINLAR,ILERI GÖRÜSLÜLER,ELIT FASIST LER.. Sizi gidi Sizi....Beğen