Türkiye'nin F-35'lerine sürpriz talip: ABD bize satsın
ABD'nin Türkiye'ye F-35 savaş uçaklarının teslimatını iptal etmesi durumunda, Polonya'nın 5. nesil savaş uçağını almak için sırada beklediği kaydedildi. F-35'lerin üretici firması Lockheed Martin ile Pentagon ise, diğer ülkelerin de programa katılımının önünü açacak yüzde 8.8 oranındaki bir indirim üzerinde anlaştı. Öte yandan Pentagon, bugün Türk F-35 pilotlarının ABD'deki eğitimlerinin durdurulduğunu açıkladı.
ABONE OLHaber 7 / Dış Haberler Servisi
Polonya Savunma Bakanı Mariusz Blaszczak, daha önce yaptığı açıklamada ülkesinin, Sovyet dönemine ait askeri ekipmanlarını değiştirme yoluna gittiğini ve bu yüzden ABD'den 32 adet F-35 savaş uçağı satın almak istediğini duyurmuştu.
Bu gelişmenin ardından Rus medyasının önde gelen ajanslarından biri olan RIA Novosti'de yer alan haberde, Polonya'nın, Türkiye'nin aldığı F-35 savaş uçaklarına talip olduğu bildirildi. Ajansa konuşan ve F-35'ler hakkında bilgi sahibi olan Polonyalı yetkili, S-400 hava savunma sistemlerini satın alması nedeniyle Türkiye ve ABD arasındaki krizi yakından takip ettiklerini aktardı. Yetkili, "ABD ile Türkiye arasındaki S-400 ihtilafını çok yakından takip ediyoruz. Zira bu durum F-35 savaş uçaklarının Türkiye'ye satılmasını engelleyebilir" dedi.
Ajans yetkilinin devam eden sözlerini şu şekilde aktardı: "ABD ile Türkiye arasında imzalanan mutabakat bozulursa, bu F-35'lerin başka bir yere kaydırılması gerekecek. Varşova yönetimi ise bunun Polonya olacağını umuyor."
PENTAGON VE LOCKHEED MARTİN İNDİRİM KONUSUNDA ANLAŞTI: BAŞKA ÜLKELER DE F-35 PROGRAMINA DAHİL OLABİLİR
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), F-35 savaş uçaklarının üretici firması olan Lockheed Martin'le proje için yüzde 8,8 oranında indirim konusunda uzlaşı sağladı. Uzlaşının Türkiye'nin de bir parçası olduğu ancak Rusya'dan S-400 sistemi alımı sebebiyle çıkarılma riskiyle karşı karşıya olduğu programa, başka ülkelerin katılmasının önünü açabileceği belirtiliyor.
TÜRK PİLOTLARIN EĞİTİMİ DURDURULDU
ABD Savunma Bakanı Vekili Patrick Shanahan, mevkidaşı Hulusi Akar'a yazdığı mektubunda, 31 Temmuz'a kadar S-400'lerin satışından vazgeçilmemesi durumunda Türkiye'ye karşı ciddi adımlar atmayı düşündüğünü ve ABD'de F-35 eğitimi alan personelin sınır dışı edileceğini yazmıştı.
Bu açıklamalardan sonra Pentagon Sözcüsü Mike Andrews, bugün ABD'de F-35 eğitimi için bulunan Türk personel hakkında açıklamalarda bulundu. Andrews "Türk pilotlarının F-35 eğitim uçuşları durduruldu. Bakanlık, Türk pilotların uçuş yapmadığından haberdar" dedi.
TÜRKİYE'DEN ABD TEMSİLCİLER MECLİSİ'NİN S-400 KARARINA TEPKİ
ABD Temsilciler Meclisi, Türkiye'nin S-400 alımıyla ilgili yönetime tavsiye niteliğinde olan ve hukuki bir bağlayıcılığı bulunmayan karar tasarısını onayladı. Dışişleri Bakanlığı'nca, ABD Temsilciler Meclisinin kabul ettiği kararın, iki ülke arasındaki köklü dostluk ve müttefiklik ilişkileriyle hiçbir şekilde bağdaşmadığını bildirildi.
TURAN OĞUZ YAŞANAN GERİLİMİ DEĞERLENDİRDİ
Türkiye ve Etki Alanındaki Bölgeler Savunma Analisti Turan Oğuz, Yeni Şafak gazetesine yaptığı açıklamalarda ABD ile yaşanan gerileme ve olası yaptırımların sonucuna dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
Turan Oğuz'un açıklamalarından satır başları;
- Çok uzun yıllara yayılmadığı sürece barış zamanında uygulanacak yaptırımların Türkiye'ye yıkıcı bir zarar verebileceğini düşünmüyorum.
- Kısa ve orta vadede CAATSA yaptırımlarının Türk Hava Kuvvetleri'nde yok edici bir iz bırakacağı, savaş uçaklarımızı "uçamayacak" noktaya getireceğinin iddia edilmesi; askeri, siyasi ve uluslararası ilişkiler gerçekleriyle örtüşmüyor.
- ABD, çok ciddi bir yaptırım uygulasa ve "Sadece ben değil, benimle müttefik olan tüm ülkeler de Türkiye'ye parça satmayacak-destek olmayacak" şeklinde baskı yapsa dahi o zaman da ülkemizin el altından, bir nevi karaborsa yoluyla bu parçaları temin etme imkanı olur.
- Yaptırımlar uzun döneme yayılırsa kendimiz yedek parça üretiriz. Böylesine uzun dönemli bir yaptırıma İran maruz kaldı. Buna rağmen halen bir şekilde havada tuttukları savaş uçakları var. Biz de kendi parçamızı üretme yoluna gidebiliriz. Son yıllarda Savunma Sanayi Başkanlığı'nın Anadolu'da çok sayıda toplantı yapıp uçaklarda kullanılan yedek parçaların yerli olarak üretilmesi için çalıştığını biliyoruz. Kaldı ki son 2 yıldır savaş uçaklarımızda kullanılan yerli yedek parça oranı geçmişe oranla daha yüksek bir seviyede.
- Eğer yaptırımlar başladıktan kısa bir süre sonra bir "devlet ile" savaş durumu vuku bulursa bu bizim için "hazırlıksız yakalanma" anlamına gelebilir ki bu da ciddi sıkıntılar yaşama potansiyeli doğurabilir. Çünkü savaş döneminde, düşmana da bağlı olmak üzere, normalden kat kat fazla yedek parça kullanmak gerekir. Kaldı ki böyle bir durumda elinizdeki neredeyse tüm uçakları kullanmak istersiniz ve bu da ihtiyacınıza ilave bir yük anlamına gelir. Kıbrıs Barış Harekatı esnasında uçak lastikleri konusundaki sıkıntıları hepimiz hala hatırlıyoruz. Eğer yaptırım uygulanır ve Türkiye bu yaptırımların ardından çok kısa bir süre içerisinde bir savaşa girmeye zorlanırsa ancak o zaman Hava Kuvvetlerimizin yetersiz kalma ihtimali olabilir. Ancak bu senaryonun pratik hayatta karşılığının çok zor olduğunu, ancak bir uç ihtimal olarak konuştuğumuzu da söylemekte fayda var.
- NATO'nun bu yönde adım atması "aptalca" olur. Kaldı ki NATO'nun Güneydoğu kanadını biz koruyoruz. Bu korumayı da artık herkesin malumu olan bir şekilde "hava savunma sistemimiz olmadan" yapıyoruz. Yani uçaklarımızla hava savunma görevleri icra ediyoruz. Böyle bir gerçeklik varken, NATO'nun kendi üyesini "güçsüz" duruma getirmesi, hele ki uçar unsurlarını "uçamaz" bir hale düşürme ihtimali akla ve mantığa ters. Bu nedenle söz konusu yaptırımlarda bir kırmızı çizgi olacağını, kimsenin bu çizgiyi geçmeyeceğini düşünüyorum. Kaldı ki bu gibi durumlarda mutlaka "arayı bulan" bir ülke ortaya çıkar ve işler daha da kötü bir yere gitmeden orta yol bulunur.