Avrupa'da provokasyon, sosyal medyada dezenformasyon, hedef hem yerel seçim hem PKK'ya operasyon!
Latince "Cui bono", Türkçe "Kime yarar"
Şüphelilerin belirlenmesi için kullanılan bu ifadeyi, şahit olduğumuz bölgesel ve uluslararası gelişmelerde de sık sık aklımıza getirmemizin şart olduğu bir dönemdeyiz.
KİRLİ PLANIN İLK AYAĞI AVRUPA'DAKİ PKK PROVOKASYONLARI OLDU!
Yerel seçimler için geri sayıma geçmişken, Kuzey Irak'ta terör örgütüne yönelik operasyonun hemen akabindeyken, Türkiye'ye yönelik karalama kampanyası başlatılmış durumda.
Hafta boyunca Avrupa'da yaşananlarla başlayalım irdelemeye. Önce Belçika, ardından Almanya, Avusturya, İsviçre ve Fransa..
PKK'lı teröristlerin sokaklara döküldüğünü, Avrupa kentlerini terörize ettiğini, Türk vatandaşlarını, hatta yabancı güvenlik güçlerini hedef aldığını gördük. Provokasyon girişimleri ile Türk toplumu rahatsız edildi, sokak olayları ile Avrupa'daki Türklerin imajı bir kez daha sarsılmak istendi. Sebebi ise Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın söylediği gibi; "PKK biz vurdukça köşeye sıkışıyor. Köşeye sıkıştıkça, yıllardır onlara müsamaha gösteren ülkelerde terör estiriyor"
Evet, Avrupa'nın müslümanlara ve Türklere yönelik iki yüzlü tavrı hiç değişmedi, değişmiyor. Bunu Gazze meselesinde de gördük, şimdi PKK olaylarında da görüyoruz. Fransa'da Türkiye'ye iade edilmek üzere havalimanına getirilen PKK'lı terörist için örgüt yandaşları havaalanına akın ediyor, Fransız yetkililere saldırıyor. Üzerine 3 görevliyi de yaralıyor. Peki Fransa ne yapıyor? Hiç kimseyi gözaltına dahi almıyor. Aynı şekilde Almanya'da, İsviçre'de terör propagandası adeta polis eşliğinde gerçekleştiriliyor.
İyi de Avrupalılar PKK'yı terör örgütü olarak tanımıyor muydu? Resmi olarak PKK ile DEAŞ'ın Avrupa nezdinde bir farkı olmaması gerekmiyor muydu?
DEAŞ militanları Avrupa sokaklarında örgüt paçavraları ile rahatça dolaşıp, terör elebaşlarının isimlerini slogan atabilirler mi? E PKK'lılar Türk vatandaşlarını provoke etmek için örgüt paçavralarıyla dolaşıyor, örgüt lehine sloganlar atıyor? İşte Avrupa'nın "terör" değerlendirmesinin sınırları buraya kadar. Kendi işlerine yarıyorsa, terörist saymıyorlar.
SOSYAL MEDYADA TÜRKİYE-İSRAİL İŞBİRLİĞİ YALANINA BAŞVURDULAR!
PKK'lıların operasyon korkusuyla Türkiye'yi oyuna çekmek istedikleri tek yer Avrupa olmadı. Medya üzerinden de kirli bir çalışma yürütüldü. Yazının başında zikrettiğimiz "Kime yarar" sorgulaması bu nokta için özellikle gerekli. Hemen detaylandıralım.
PKK, bir taraftan Türk vatandaşlarını Avrupa'da gerçekleştirdiği provokasyonlarla kriminalize edip, gaddar göstermeye çalışırken bir taraftan da PKK'lı hesaplar "İsrail'e silah satıyorlar" yalanıyla Türkiye'ye yönelik karalama kampanyası başlattı. Oldukça başarılı da oldular. Türkiye'nin imajını sarsmak isteyen ne kadar etki odağı varsa bu yalanın peşine düşerek İslam ülkelerindeki "Türkiye" algısını yerle bir etmek için Türkiye'nin İsrail'e silah sattığını, Türk hükümetinin yalancı olduğunu, Gazze'deki katliamda Türkiye'nin de payı olduğunu ileri sürmeye kalktılar..
Gazze'ye verdiği destekle 7 Ekim'den bu yana takipçilerine takipçi katan milyonluk x (twitter) hesapları, Türkiye'yi katillerle aynı kefeye koydu. Bu algı çalışmasının hedefi Türkiye'nin İslam coğrafyasındaki itibarını sarsmaktı.
TÜRKİYE'NİN İTİBARINI SARSARAK TERÖR OPERASYONLARINI ÇARPITACAKLAR!
Türkiye ne zaman İsrail'i soykırımla suçlasa, Tel Aviv cephesi de Ankara'ya sözde kürt katliamı iftiralarıyla karşılık veriyordu. Şimdi de tezgah, Kuzey Irak'a yönelik operasyon öncesi Türkiye'nin, İsrail gibi sivilleri katleden bir terör devletiyle aynı çizgide olduğuna inandırmak üzerine kurulmuştu..
Halbuki New York Times, Mossad yetkililerine dayandırdığı haberinde İsrail'in Türkiye'yi İran'dan daha büyük tehdit olarak gördüğünü yazmıştı. İslam coğrafyasında Türkiye'nin karalanması, İran'ın karalanmasından daha önemliydi.
Bu nedenle yalana başvurdular. Terörle etkin mücadele eden Türkiye'nin Irak hükümetiyle bir olup Kuzey Irak'a operasyon düzenleme ihtimali, hem PKK'yı hem de sahiplerini önlem alma zaruretine soktu. Bu nedenle de "Türkiye-İsrail'e silah satıyor" dediler. Mehmetçik operasyona başladığında da etkisiz hale getirilen teröristleri "sivil" gibi göstermek isteyecekler. Türkiye'nin İslam coğrafyası dahil dünyadan alacağı desteğin önünü kesmeyi planlıyorlar. Aynı hainliği Zeytin Dalı Harekatı'ndan da hatırlıyoruz.
DEZENFORMASYON PKK'YA, ABD'YE VE İSRAİL'E YARIYOR!
Aslı astarı var mıydı yalanların? Yoktu elbette. Ticaret Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Savunma Sanayii Başkanlığı, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı peş peşe açıklamalar yayınlayarak İsrail ile belirtildiği gibi bir silah ticaretinin yapılmadığını vurguladılar. Verilerin çarpıtıldığına dikkat çektiler. Türkiye üzerinden oynanan oyuna karşı, vatandaş uyarıldı.
Silah yalanıyla öne sürülen, asılsız iddiaya konu olan ürünlerin jel yakıt, çakmak gazı ve zıpkın gibi malzemeler olduğu ortaya çıktı. İsrail ile yapılan ticaretteki düşüş ortadaydı. Ticareti sürdüren şirketler de devlet firmaları değil, yabancı firmaların da aralarında olduğu özel şirketlerdi.
Bu noktada meselenin siyasete mal edilmeyecek kadar ciddi olduğunu görmek gerek. Çünkü ülkenin ismi lekeleniyor, Türkiye soykırım yapan bir devlete yardım eden müslüman devlet konumuna düşürülüyor. Türkiye'nin bu şekilde lekelenmesi, "Kime yarar" sorusunu sorunca da PKK'dan Amerika ve İsrail'e ne kadar Türk düşmanı varsa hepsinin işine geliyor anlaşılacağı üzerine.
Gelelim gerçeklere. Türkiye İsrail saldırıları altında Gazze'ye en çok yardım ulaştıran ikinci ülke konumunda. Veriler de İsrail Savunma Bakanlığı'na ait. Türkiye hiçbir zaman Gazze'den, Filistin’den elini çekmedi. İsrail işgali altındaki tüm Filistinlilerin haklı davasına destek oldu.
Sözün özü, PKK ve İsrail/ABD el ele kısa vadede Türkiye'nin Kuzey Irak'taki operasyonunu, orta ve uzun vadede Türkiye'nin İslam coğrafyasındaki güvenilirliğini sabote etmeye çalışıyor. Yaşananları, yerel seçimler öncesi iki taşla ikiden fazla kuş avlama çalışması olarak değerlendirebiliriz.
Gazze başta olmak üzere tüm Filistin’de İsrail işgalinin sona ermesi, Türkiye’nin en kısa sürede terör belasından kurtulması ve yerel seçimlerin, ülkemiz için hayırlara vesile olması temennileriyle..
Hüseyin Akif Küçükal / Haber7
-
Cezmi 7 ay önce Şikayet EtBu süreci iyi okuyun devlete destek verenlerin isimlerini de vermeyenlerin isimlerini de hafızalarınıza kazıyın dost düşman kim ayırd etmek için lazım olacakBeğen Toplam 16 beğeni
-
Abdulbaki Yeşil 7 ay önce Şikayet EtBasaramıyacaklar. Çünkü ALLAH C.C bizden yana. Israil de ABD de AB de kendi kuyusunu kazıyor. İcerdede Mü'minler münafıklar ayrışıyor. Zalimler için, yaşasın CEHENNEMBeğen Toplam 30 beğeni