önceki yazının devamı.... Talmut'taki ifadelerle "müslüman-fasık" meselesi aynıdır. Müslüman her zaman doğru olmalıdır. Kendi aleyhine de olsa, doğruluğu seçmelidir. Lütfen güzel dinimizi "siyasi düşüncemize göre şekillendirmeyelim" İslamı araya sokuşturmayalım. Ben böyle düşünüyorum diyelim. Daha doğru olmaz mı? Aksi takdirde İslam Dini zarar görüyor. ilgilenenlere...

chp de aynısını yapmış. "fasık müslümana saldırırsa müslümanı yıpratmam" denilmiş, bu nasıl bir zihniyet? Müslüman haksız olsa da bu değişmeyecek mi? CHP de eski cumhurbaşkanının yanlışlarını, müslümanlara koz olmasın diye eleştirmemiş. Aynı zihniyet Yahudilerin Tevrat'tan sonra inandıkları ikinci kutsal metinleri olan "Talmut" ta yazar. Dinler tarihçileri bunu bilir. Bir müslümana karşı Yahudi suçlu da olsa sen Yahudiyi haklı çıkaracaksın, çünkü müslüman veya yahudi olmayan insan bile değildir. Zihniyet vallahi de billahi de aynı

evet. Bir vakit okuru olarak ; Gülay Göktürke çoğu zaman olduğu gibi taktirlerimi sunuyorum. Gazetecinin işi doğruyu ortaya koyabilmek , doğru delillere ulaşmaktır. İşin aslı ve doğrusu budur diyebilicek delilleri sunmak olmalıdır.

gazete değiştirince söylem değişiyor. serdar arseven önce vakitte yazardı,sonra sanırım tercümana sonrasında bugün gazetesine. tercüman ve bugün gazetesinde böyle sert yazılar yazmazdı. . vakite geçince sert yazılar kaleme alıyor. hasan karakaya da vakitten önce başka sağcı gazetelerde çalışırmış. hiç de böyle değilmiş.

Gülay Hanım Haklı. Çifte standart herzaman için yanlıştır.Kim tarafından ve kime karşı olursa olsun.Bu bizim inancımız gereğidir.

böyle bir din anlayışı yok. benim hırsızım daha iyidir bir anlayışı hiç bir dinde olmadığı gibi islam dininde asla yoktur, bay yazar arseven, işi çığrığından çıkarmış siyasi bir amaç uğruna islama hakaret etmiştir, onu kınıyor ve Allaha havale ediyorum, Allahın selameti müslümanların üzerine olsun

Savunma İçgüdüsü. 'Dinimi taneyleyen bari müslüman olsa.'Bu sözler tarihte yaşanmış hücumlar karşısında alınan bir savuma stratejisidir.Kimisi avukat olarak Ergenekon'u savunadursun.Kimisi de İslama yapılan saldırılara karşı savunma fikrinin tezahürüdür.İkiz kulelerine yapılan saldırı hiç bir zaman müslümanların kundaklanıp hakaretler yöneltilmesini haklı çıkarmaz.Gülay Hanım'ın diğer bütün yazılarındaki sağlam tefekkürü dikkate aldığımız zaman Vakit gazetesi çizgisinin de dikkate alınma gerçeğini vurgulamak bir gereklilikti

....3. * tc tarihinde islama yapılan haksız hareket, saldırıları ve hakaretler insanları verilen haberlere karşı kuşku duymaya ve önlemini almaya itiyor.bu bağlamda iyi niyetle vakit yazarını okuyup belki hak vermek gerekir. * kim bilir belki gülay hanımda kendini haksızlığa uğrayan bir kitlenin bir ferdi olarak görebilseydi tepkiyi daha iyi anlayabilirdi. *son olarak gülay hanıma başarılar dilerim rasgeldiğim tüm yazılarının doğrularla dolu gördüm. bazıları çevre farklılığından kısır kalsa da... h7 sevgilerle

....2. *değerli bir topluluğun yaptığı yüz parça işte birisi ferdi olarak bir yanlışı yerleştirebilir. ceza şahsi olmalıdır. *kurumdan faide gören binlere zarar verilmemesi için hassas davranılmalı *insandan yardım hissini küstürecek fasıki haberler süzülmelidir. *malesef bazen değerli şeyleri nasıl muhafaza edeceğizimizi bileyemeye biliyorun. koruyayım derken öldürüyoruz. tüyler ürperten son paragraftaki olaylar vaki olabliyor. *buna engel olmak için ilim serbestçe öğrenilebilmelidir.

doğruya doğru. *gülay hanım pek isabetli yargılarda bulunuyor. lakin bulunduğu noktadan olayın öyle görünmesi haddi zatında öyle olmasını gerektirmiyor. *nassı kuranla sabittir ki fasık olanın haberi incelenmeden kabul görmez. *son olayda bir medya patronunu mezkür olaya bakışı fasıkça olduğu aşikar.yani olay bahsi geçen olaya şüphe ile yaklaşma, haberi verenler açısından sorunludur.