mazereti mi var bunun. ırak işgalinde ve diğer işgal ve zulumler hakkında yapılan katliamlara mazeret üretircesine yapılan yorumlara akıl erdiremiyorum..çalma kapıyı çalarlar kapını misali kendi yakınlarımızdan birisi katledilmiş olsa veya tecavüze uğramış olsa acaba ne tür mazeretler ve hesaplar içine gireriz ırak afganistan çeçenisan türkmenisan vs de katliamlar işkenceler katladilen bebekler bizim diye düşünenler için ne pahasına olursa olsun demekten başka çaresi yoktur..

VI : Sonuç. Ancak hemen bu ziyaret akabinde gelişen Mavi Marmara olayı İsrail-Azeri ilşkilerini önemli ölçüde germiş, Azerbaycan kendisinden beklenmeyen bir refleksle İsraili sert bir dille kınamıştı.Sonuç itibariyle İsrail-Azerbaycan ilşkilernin daha çok İran konjonktürü etrafında geliştiğini söylemek mümkün bu durum yazarı yalanlar nitelikte.Türkiyenin Natoda zorunlu da olsa İsraili koruyacağı iddiası ise oldukça gülünç.İsrailin korunmasınn imkansızlığını bu sitede defalarca yazdık.Tekrar bu konuya girmek istemiyorum

V : Askeri ilşkiler. Zira bugün İsrailin doğalgaz ihtiyacının %30 Azerbaycan tarafından sağlanırken, Azerilerin silah sistemleri ihtiyacı da öenmli ölçüde İsrail tarafından karşılanmaktadır.Geçen ay Azeri T-72 tanklarının modernizasyonu ihalesini bir İsrail şirketi olan Elbit Systemsin aldığını belirtmekte fayda var.Nitekim bu ilşkiler paralelinde sene başlarında Peresin büyük bir iş adamı ve askeri heyet ordusuyla AZerbaycana yaptığı ve ilşkilerin stratejik ortaklık seviyesine çıkarıldığı ziyaret hatırlanacaktır.

IV: Stratejik ortaklığa doğru. Bilindiği gibi Azerbaycan, dünyaya sadece küçük Ermeni perspektifinden bakabilen bir ülkedir.Son yıllarda Rusyaya rağmen, sık sık diplomatik çözüm olmazsa Karabağda savaş kaçınılmaz gibi sözler sarfeden Azeri yönetimi hızla askeri sanayisini geliştirme yoluna gitmiş, bununla da yetinmeyip, Türkiye, İsrail ve ABD den yüklü silah alımları yapmıştır.Yine aynı şekilde iki ülkenin 5 milyar dolara varan ticaret hacmiyle önemli iki ticari partner olduklarını belirtmekte fayda var.

veysi bey. ben bu CFR denilen örgütü türkiyeden kimlerin ve ne zamandır ziyaret ettiğini çok merak ediyorum.eğer bilginiz varsa lütfen paylaşın.saygılar.

Lancelot kardeşim sağol teşekkürlerimi demetler halinde sunarım.. verdiğin bilgileri ben de doğru buluyorum. hocamın üzerinde temellendirdiği şu yorumuna da katılmıyorum: İsrail, uzun zamandan beri sürüp gelen Arap- İsrail kavgasında sonucu etkileyecek olan Türkiye&8217yi bir kere daha nakavt etmiştir. Yeni dönemde, Türkiye bunu nasıl telafi eder, bu yanlış hamlesini nasıl düzeltir bilemiyorum. Ama herhalde, düşman ilan edilen birinin savunuculuğunu yapmak son dönemde yıldızı parlayan Davutoğlunu da rahatsız etmiştir. Öyle olduğunu Sanmıyorum sayın M.Ali Bulut hocam.

Şimdide Akıl süzgecinden geçirelim. Diyorsunuzki şu an hazır değiliz kafa tutmamalıyız. Siz zannediyormusunuzki onların dedeğini yaptığınız sürece size hazır olma fırsatı verecekler. İlişkiler iyi dediğiniz zaman bile adamların pkk ya yardım ettiği ortaya çıkmadımı? Okyanus ötesi hocasının dediği gibi otoriteye itaat etmek onların dara düştüğü bu dönemde onlara toparlanma fırsatı vermekten başka birşey değildir. Maskeleri düştü artık. Müslümanlar olarak birbirimize sarılıp sıkı çalışmaktan başka yol yoktur. Yinede bu yazı olmadı Hocam.

Örnek Peygamberimizin hayatındadır.. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Peygamber efendimiz Mekkeli müşriklere karşı hiçbir zaman en zayıf göründüğü dönemde bile sessiz kalmamış mücadelesine ihlas ile devam etmiştir. Ve Cenab-ı Allah ın samimi kullarına vereceğini vaad ettiği destek ile akıl ermez işler olmuş 20 senede en keskin ve güçlü görünen düşmanları perişan olmuştur. Hz. İbrahim kıssasında anlatılan ateşe atıldığı zaman ağzında bir damla su ile safım belli olsun diyen karıncadan daha mı aciziz Bence yazı olmamış Hocam

3. bir nevi İranın(tabirimi mazur görünüz) Kafkasyadaki akılsızca politikaları Azerileri İranın kucağına oturtmuştur.Şu anki duruma ironik bir şekilde, 90larda o dönemde stratejik olan Türkiye-İsrail ilişkilerinin etkisiyle Azeri kardeşinin elinden tutup,İsraille ilşkilerini geliştirme tavsiyesinde bulunan da yine Türkiyedir.Azerbaycanın İranın komşusu olması da yine İsrailin tecrit politikası amacıyla ilişkilerini bu ülkeyle daha çok geliştirmesine vesile olmuştur.

2. Azerbaycanın bölgesel ilşkilerinde her ne kadar Rusyaya dikkat etmesi söz konusu olsa da, Soğuk Svaş sonrası Güney Kafkasyada batı eksenli Türkiye-Gürcitan-Azerbaycan ve Ermenistan-İran-Rusya eksenli karşıt eksen ortaya çıkmıştır.İranın sık sık Körfez ülkelerini ve tarihi toprakları olarak gördüğü Azerbaycanı savaşla tehdit etmesi,zaman zaman elçileri karşılıklı çekmeye varan diplomatik sürtüşmeler,Hazar Denizinin paylaşımında yaşanan sert tartışmalar,Azerbaycanı İsraille yakınlaşmaya itmiş,

Sayın Nizamı Cedit. Sayın yazarın İsrail-Azerbaycan tesbiti önemli ölçüde hatalı olmakla beraber kısmen doğrudur.Azerilerle İsrailliler arasında bir yakınlaşma olduğu doğrudur, ancak yazarın belirttiği gibi İsrail etkisi altında Türkiyeye karşı hareket gibi bir ifade söz konusu bile olamaz.İsrail-Azeri ilşkilerinde önemli dönemeçlerden biri Karabağ sürecidir.Azerbaycan o dönem İranın Ermenilere destek vermesinden ciddi rahatsızlık duymuş, İsrail ve Türkiyenin kendisine verdiği askeri yardımlardan dolayı da hoşnut olmuştu.

hocam bu yazıda konuyu tam ihata edemediniz bana göre de. siz biraz kafanızdaki fikre uydurmuşsunuz konuyu... Azerbyacan İsraille hareket ediyor görünmekten çok, Rusyayla hareket ediyor görünmektedir. ayrıca Türkiye asla İSraili koruma görevini üstlenmez!!! Lizbonda da üstlenmemiştir bana göre. bizim istemediğimiz aklımıza yatmayan hiçbirşeyi kabul etmeyiz dedi Sayın Başbakanımız. veto hakkımız var, haklarımızı sonuna kadar kullanırız demek istedi.. şu ayrıntıyı atlıyorsunuz İSrail son gemi baskınıyla yaptığı katliam dünya ülkeleri tarafından kınanmıştır!!!!!!!

DİYOJENİN İNTİKAMI. hamal sırtında taşıdığı keresteyi diyojenin kafasına çarptiktan sonra DİKKAT diye bağırmış.Diyojen o gün hiç sesini çikarmadan akşam etmiş..ertesi gün eline geçirdiği bir sopayla sokakta rasladığı hamalın kafasına geçirdikten sonra DİKKAT diye bağırarak yoluna devam etmiş :))) ne anladınız bilmiyorum ama bir gün bu sopayı israilin kafasına geçireceğiz herşeyin bir zamanı var....!!

harika bir yazı. ve inşallah yanılıyordur.

Muhterem Yazarın Yorumları Yanlıştır. M.Ali bulut abimizi sever, sayarım ama bu yazısındaki dış politikada hata yapıldığı tespiti yanlış, katılamıyorum. diyor ki Irakta ne olduysa Türkiyenin istemediği diyor. Bence gelişmeleri iyi takip etmemiş. Irakta ne olduysa Türkiyenin istediği oldu. Türkiye devreye girmeden hükümeti bile oluşturamadılar aylarca. Biz devreye girdik de öyle kurulabildi. Mecliste çoğunluğu olan şiiler, seçimleri boykot eden sünnilere kendi hakları olan bakanlıklardan vaz geçerek bakanlıklar verdiler. İyi bilmek lazım