Bilgin: Erdoğan milli olduğu için hedef oldu

Sosyolog-yazar Prof. Vedat Bilgin17 Aralık sürecini değerlendirirken Başbakan'ın hedef olmasının sebebi millî olmasıdır' dedi.

ABONE OL
GİRİŞ 20.01.2014 09:16 GÜNCELLEME 20.01.2014 09:16 RÖPORTAJ
Bilgin: Erdoğan milli olduğu için hedef oldu

17 Aralık süreci, Türkiye'yi istikrarsızlaştırma yönünde atılmış en ciddi girişimlerden birisi olarak siyasi tarihimizdeki yerini aldı. Yenişafak'tan Nil Gülsüm Prof. Dr. Vedat Bilgin'e bu süreci sordu. Bilgin 17 Aralık operasyonunun en önemli sebeplerinden biri Başbakan Erdoğan'ın milli bir unsur olması.

17 Aralık'ın sizin için anlamı ne?

17 Aralık her şeyden önce, siyasi olmayan bir grubun devlet içindeki konumlarını kullanarak bir siyasal misyon doğrultusunda hareket etmesidir. Demokrasiler açık sistemlerdir. Demokrasileri açık sistem kılan özelliklerden birisi de, aktörlerin belli olmasıdır. Demokrasinin dayandığı temel ise halktır. Halk, yakınlık duyduğu örgütlenmiş partiler ve ideolojiler aracılığıyla siyasete katılır. Anti-demokratik rejimler ise, halka hesap vermeyen, halka bağlı olunmayan, devletin içinde örgütlenmiş grupların, siyasal elitlerin rejimleridir.

"ASKERİ VESAYETİN YERİNİ ALMAK İSTİYORLAR"

Operasyonun beklenmediği, en azından bu kadarına cür'et edilemeyeceği yönünde bir algı vardı. Sistem bu müdahaleye hazırlıksız mı yakalandı?

Türk devleti, 'paralel yapı' diye adlandırılan türde örgütlenmelerle mücadele konusunda yetersizdir. Çünkü Türk devleti henüz bütünüyle demokratikleşemedi. Türkiye askerî vesayetten kurtulmaya çalışırken devletin içinde bir yapının eski vesayetin yerini almaya çalıştığı anlaşılmakta.

Nasıl yapılıyor bu?

Devletin içinde konum elde etmiş bazı kişiler, güçlerini artırmak ve meşrulaştırmak için bazı dosyalar hazırlayarak bunu siyasal bir olay hâline getirmiş durumdalar. Türkiye, bürokraside edindikleri konumlar üzerinden siyasete müdahale eden bu tür bir yapılanma anlayışıyla mücadele etmeli ve elbette yolsuzlukla da mücadele etmelidir.

17 Aralık girişiminin dış bağlantıları konusunda neler söylersiniz?

Meselenin sadece Türkiye'nin demokratikleşmesini kesintiye uğratmak, bürokraside yer tutmuş bir grubun iktidar arayışı olmadığını düşünüyorum. Meselenin uluslararası bir boyutu olduğu açık. Türkiye'nin Arap Baharı ile başlayan, hatta daha öncesine dayanan süreçte Ortadoğu'da, İran'dan Turan'a kadar yeni bir siyaset dili ve diplomasi oluşturmasından kaynaklanan bir rahatsızlık var bazı çevrelerde. Özellikle, halkını bombalayan Suriye'deki Baas rejiminin düşürülmesi konusunda başlangıçta Türkiye'yi ikna etmeye çalışanların Türkiye'yi yalnız bırakması meselesi var.

"ERDOĞAN MİLLİ OLUNCA HEDEF OLDU"

Erdoğan'a yönelik hem Batılı odaklarda hem de cemaat eksenindeki medya organlarında ciddî bir rahatsızlık var. Bu rahatsızlığın sebebi nedir?

Esas rahatsızlık birkaç noktada toplandı. Türkiye'nin millî bağımsızlık ilkesiyle siyaset yapması bazı çevrelerde büyük bir rahatsızlık uyandırdı. Burada Başbakan Erdoğan'ın hedef olmasının sebebi 'millî' olmasıdır. Türkiye, Kürtler üzerinden bir iç savaşa götürülmek istenmiştir. Ayrıca, Türkiye'nin ekonomik gücü yıkılmak istenmiştir. Fakat son on yılda Başbakan, bu planları bozacak millî bir tavır içinde olmuştur. Bunları yaparken Başbakan'ın 'tek bayrak, tek vatan, tek devlet' çizgisinde olması, Başbakan'ı hedef haline getirmiştir.