Ratingler İsrail zulmünü haykıran diziyi görmüyor
Türk Edebiyatının yedi önemli isminin hayatını konu alan Yedi Güzel Adam Dizisinin senaristi Tezcan diziyle ilgili bilinmeyenleri anlattı.
ABONE OLTürk şiirinin Yedi Güzel Adam’ından esinlenen aynı adlı dizi, tv izleyicisini şiirin ve şairlerin dünyasında gezdirmeye devam ediyor.
Dönem dizilerinin ezberlerini bozan ve yakın tarihi hakkaniyetli bir bakışla anlatan dizinin senaristlerinden Ahmet Tezcan’a Yedi Güzel Adam’ın gidişatını sorduk.
Yedi Güzel Adam yeni sezona çok hızlı başladı... Özellikle Filistin meselesi dizinin en önemli gündem maddelerinden biri. Bu bakış devam edecek mi?
Filistin ve dünyada mazlum toplulukların yaşadıkları zulüm, Yedi Güzel Adam’ın şiirlerinin temel kaynağı. Elbette devam etmesi kaçınılmaz. Yedi Güzel Adam, laylaylom şiirler yazıp kendi toplumunun ve dünyadaki diğer insanların sorunlarından bigane yaşayan romantik tipler değil.
Dizide Erdem Beyazıt ve Cahit Zarifoğlu öne çıkıyordu. Giderek Nuri Pakdil de yükselmeye başladı. Bir denge gözetiyor musunuz?
Yedi ana karakterimiz var. Her bölümde ana karakterlerimizden bir ya da ikisine yoğunlaşıyoruz, tanıya tanıya ilerliyoruz.
Yedi Güzel Adam, tarihsel olarak Maraş Olayları’na giden sürece de temas ediyor. Dönem dizilerinde hep belli bir bakış hakim. Bu anlamda nasıl tepkiler bekliyorsunuz?
Beklediğimiz tepkiyi aldık. O da bu dizide bugüne kadarki ezberlerin bozulduğunu, ideolojik şartlanmışlık, bağnazlık ve körlüğün reddedildiğini, Türkiye’deki temel problemin sağ/sol; Alevi-Sünni ya da etnik farklılıklardan değil, mevcut sistemin kendisinden kaynaklandığını, kötü olanın sistem olduğunu görmek ve göstermek idi.
Aldığımız tepkiler bunun çok net görüldüğünü gösteriyor. İddia ile söylüyorum, bu noktada Yedi Güzel Adam benzeri olmayan bir dizidir; sözü daha önce hiç bir dizide söylenmemiş bir dizidir. Temel yaklaşımımız genel kabul gördü ama mevcut sistemden nemalanan yahut saplantılı bir bağlanışla sistemi destekleyenler de rahatsız oldular. Onların rahatsızlıkları da bizim doğru yolda olduğumuzu gösteriyor.
Hikmet Kıvılcımlı’ya atıflar vardı son bölümde. Solcuyum diyenlerin pek çoğunun bilmediği bir isim Kıvılcımlı. Neden önemli peki?
Önemli çünkü ithal ideoloji bağlılığını reddeden ve bilimsel yaklaşımın ancak kendi toplumunun ana kültürü üzerine bina edileceği gerçeğini haykırmış bir fikir adamı. Bu noktada Türkiye’deki komünist/sosyalist çevrede en gerçekçi bakışa sahip tek isim.
Sovyet yahut Çin bağımlısı Komünist/Sosyalist gruplar tarafından baştan reddedilmesinin, yok sayılmasının nedeni bu bakış açısı. Kıvılcımlı değeri yeni anlaşılan sol camiadaki bence tek ideolog.
Nuri Pakdil, ekibin lokomotifi. Geçen sezon Necip Fazıl da görünmüştü. Onları besleyen kaynaklar diziye katılmaya devam edecek mi?
Pakdil, gerçekte de dizide de ağabey konumunda. Necip Fazıl hepsini derinden etkilemiş. İlk sezon Necip Fazıl canlandırmasından istediğimiz verimi alamadık, o nedenle vazgeçtik. Yedi Güzel Adam’ı etkileyen kişiler elbette var; Sezai Karakoç da bunlardan biri, başlıcası. Ancak etkileyen ve etkilenen arasındaki temel faktör düşünsel hatta inanç kaynaklı. Dolayısıyla kişiler üzerinde değil, bu bakış, duruş üzerinde yoğunlaşmayı doğru bulduk.
RATİNGLER İSRAİL ZULMÜNÜ HAYKIRAN DİZİYİ GÖRMEZ
Yedi Güzel Adam’ın ratinglerde durumu nasıl?
Mevcut dizi şablonuna uymayan farklı bir yapım bu. İzleyici alışkanlıklarına da ters pek çok noktada. Fakat ratingin düşük gelmesinde, Türkiye’deki rating ölçüm sisteminin yanlışlığı, çıkarcı kullanıma uygun oluşu ve güvenilmezliğinin çok daha etkili olduğunu düşünüyorum.
Yeni sezona Filistin konusuyla başlamamış olsaydık, ratingin daha yüksek geleceğini düşünüyorum. Rating ölçümü yapan TNS bir İngiliz şirketi, onu getirten kurum ise Batı’yı referans kabul eden medya ve reklam şirketlerinin oluşturduğu yapı. Bu yapının Filistin’deki İsrail zulmünü haykıran bir diziye hoş bakmayacağını bilmek için allame olmaya gerek yok.
İstismara hemen hiç izin vermeyen çok daha kapsamlı bir rating ölçümleme sistemi Türkiye’de var, geliştirildi ve ilgili yerlere ulaştırıldı ama “istismara kapalı olduğu için” sümenaltı edildi. Bu yüzden şimdi ah rating vah rating ağıtları yakmaya kimsenin hakkı yok. Bizim derdimiz rating değil, derdimizi anlatmak. Sizin söyleyecek sözünüz varsa, o söz kulağını mutlaka bulur.
Star Gazetesi