Acun Ilıcalı hayatındaki bilinmeyenleri anlattı

18 yıldır çalıştığı Show TV'den ayrılıp Star TV'ye geçerek dengeleri sarsan Acun Ilıcalı ile çok sevdiği mesleğini ve hayatı konuştuk.

ABONE OL
GİRİŞ 16.09.2012 09:36 GÜNCELLEME 16.09.2012 09:36 RÖPORTAJ
Acun Ilıcalı hayatındaki bilinmeyenleri anlattı

- Show TV'nin prensiyken niye Star TV'ye transfer oldunuz?


Her sene televizyon kanallarıyla yapımcılar bir şekilde masaya otururlar. Aynı futbolda olduğu gibi. Yeni sezonla ilgili belli konuşmalar yaşanır. Sonuçta biz de bir kurumuz, onlar da bir kurum. İki kurum anlaştığı zaman beraber çalışabilir. Biz anlaşamadık.


-Show'dan ayrılmış olmanız alacaklarınızın daha geç verilmesine sebep olur mu?


Olabilir ama oradaki hayat görüşüm de şu; ben zaten maddiyata önem veren bir insan olsaydım o kadar alacağım olmazdı. Hayatım boyunca paradan para kazanmadım. Sürekli bir şeyler ürettim. Bununla ilgili de maddi gelir elde ettim. Bizim zihniyetimizde, sadece kendi işimizi döndüremeyeceğimiz durumda olduğu zaman bu şirkette maddi toplantı yapılır.


- Kazandığınız parayı nasıl değerlendiriyorsunuz?


Ben kazandığım parayı hayatımda hiç görmedim daha.  Para kazanıyorum belki ama işe çok yatırıyoruz paramızı. Ne bulursak işe yatırıyoruz.


- Geçen yılki röportajımızda bize özel uçak almayı düşündüğünüzü söylemiştiniz. Uçak aldınız, şu okyanus geçenlerden mi?


Yok, hayır. Benimkisi Avrupa'ya uçabilen bir uçak. Ben Amerika'ya gitmek için özel uçak kullanmam. Çünkü, onun maliyeti benim için bir israftır. Ama bugün 150 bin dolar maliyeti olur. Türk Hava Yolları'yla uçarım, üç tane hostes başımda olur, kafayı bir vururum New York'ta kalkarım zaten. Açıkçası, THY ile her uçtuğumda mutlu oluyorum.


- Hayallerinize ulaştınız mı?


Hayallerime iki, üç tur attım her halde şu anda. Bir hedefe kilitlenseydim buraya varamazdım. Ben kalkıp da, bunu yapmalıyım, böyle olmalıyım demedim. O yüzden de zaten bu noktaya geldim. Hayatta insanlara, benden küçüklere vereceğim en büyük tavsiyem, bırakın hayat sizi bir yere götürsün. Kendiniz bir tarafa sürmeye kalkarsanız bence mutluluğu yakalayamazsınız.


- Hayattaki en büyük pişmanlığınız nedir?


Pişmanlığım demiyorum da, kaderciyim. Ama annemle, babamın kaza geçirdiği seyahatte niye beraber gitmedim diye düşündüğüm çok olmuştur. Ben beraber gitseydim o kaza olmazdı diyorum ama kader tabii yapacak bir şey yok.


- Nelere ağlarsınız?


Ağlamam. Uzun yıllardan beri ağlamıyorum. Annemle babamdan beri ağladığımı hatırlamıyorum


- Bu bir eksiklik değil mi?


Eksiklik mi bilemiyorum, eksikliğini hissetmedim. Allah ağlatmasın. O kadar ekstrem şeyler yaşadım ki üzüntü olarak, ondan sonra yaşadıklarım bana light geliyor. Ben hayat okulunu erken bitirince ondan sonraki dersler bana kolay geliyor.


- Fobileriniz var mı? Yok, sıfır.


- Ölümden korkmuyor musunuz?


Korkmuyorum hayır. Korkmuyorum derken 50'nci kattan paraşütle atlarım gibi algılamayalım ama adrenalini seviyorum. O konuda bir korku yaşamıyorum.


- Ünlü Amerikalı sunucu Oprah Winfrey gibi sizde çalışanları yaz tatiline çıkardınız. Bu size tuzluya patladı mı?


Orada para hesabı hiç yapmadım. Açıkçası benim için o işin maddi bir boyutu yok. Bu benim çalışanlarımla bir arada olma isteğim ve ben onlarla tatil yapmaktan zevk aldığım için böyle bir şey yaptım. Onları sevindireyim gibi değil. Ben başarıyı onlarla paylaşmıştım.


- Sizin için bonkör mü diyorlar yoksa tutumlu mu?


Valla tutumlu diyeni hiç duymadım. Herhalde fazlasıyla bonkör derler. Elimi hiç sıkmam. Öyle bir kavramım yok. Parayı harcadıkça Allah bana daha çok verdi. O yüzden sistemi bozmayı düşünmüyorum. Daha çok harcayacağım.
Bir dizi çekeceğim


- Sinema filmi çekmeyi düşünüyor musunuz?


Yok, kendi sektörüm değil çünkü. İnternette acunn.com'u yaptım. Bir tane mobile uygulaması yapacağım. Belki de bir tane dizi çekme ihtimalim var. Çok beğendiğim bir dizi var yurt dışında, belki o diziyi çekerim. Ben insanları yarıştırmak için doğmuşum. Hayatta en sevdiğim şey bir oyun oynatmak.
Turistik eşya gibiyim


- Şöhret uğruna ne gibi bedeller ödüyorsunuz?


Tabii ki hürriyetim kısıtlanıyor. Geçen gün dayımın kızının düğününe gittim. 250 kişiyle fotoğraf çektirdim, düğünden hiçbir şey anlamadım. Sevilmek dünyanın en güzel duygusu. Ama bu duyguyu yaşarken de taviz vereceksiniz. Kendi özel hayatınız diye bir şey kalmıyor. Özellikle yurt dışına çıktığım zaman. Yurt dışındaki vatandaşlarımız oldukları gibidir bilirsiniz. Adam benimle yan yana durdu fotoğraf çektirdi, sonra beni yana arkadaşına itekledi, "Al şimdi de sen çektir" dedi, sanki ben turistik bir eşyaymışım gibi


- Her şeyi satın alabilme duygusu nasıl bir şey?


Ruh maddiyatla doymuyor. Para mutluluk getirmiyor. Dünyada hep isteyeceğiniz bir şeyler oluyor. Sonuçta hiçbir zaman mutlu olamıyorsunuz.
İyi insanın değerini kötü insan belli eder


- Hiç ayağınızı kaydırmak isteyenler oldu mu?

Tabii canım dünya kadar. Şu anda biraz zorlanabilirler de prodüksiyon işine girdiğim ilk günlerden beri sürekli ayağımı kaydırmak isteyenler oldu. Dünyada iyi insanlar var, kötü insanlar var. İyi insanların değerini anlamamız için kötü insanlar olmalı. Allah onları yaratmış ki biz dostlarımızın değerini bilelim diye

- Yaradan'ın sizi varlıkla imtihan ettiğini düşünüyor musunuz?

Tabii kesinlikle düşünüyorum. Varlık da bir insan, yokluk da bir insan. Allah bence ihtiyacı olanlara yardım ediyor muyuz diye bizi sınıyor diye düşünüyorum. Muhabirken 100 dolar kazandığım zaman çok mutluydum, şimdi de çok mutluyum. Bir insanın mutlu olmasının maddiyatla ilgili olduğunu düşünmüyorum. Sonuçta veren de Allah yarın öbür gün alan da Allah olabilir. Ne isyan ederim ne başka bir şey yaparım, o şartlar içerisinde mutluluğumu sağlarım.

- Kolunuzda gördüğüm o iz, kaza izi mi?

Evet, motorsiklet kazası

- Kaç dikiş var?

36. Çok kazam oldu

- Hız rekorunuz motorda kaç kilometre, arabada kaç kilometre?

Trafiğe kapalı yolda arabayla 335 kilometre, motosikletle 300'den sonra kadran göstermiyor ama motorun devrinden 320, 325 kilometre tahmin ediyorum.

 

KAYNAK : BUGÜN