YORUMLAR 9 TÜMÜ
  • Ekrem Erol 12 yıl önce Şikayet Et
    Lozan Mesajlaşmaları!. Bizim kriptoların heyetemize ulaşmadan ingilizlere ulaştığı ve görüşmeleri ona göre şekillendirdiklerini de bir hatılatayım. Kazım Karabekir'i Musul ve Kerkük'e yürümesi için dolduranlar M.Kemal ile İnönü'dür. (Bakınız Kazım Karebekir'in Nutuk'a cevabımdır eserine)
    Cevapla
  • Mustafa 12 yıl önce Şikayet Et
    Aynen öyle. çanakkale de arkalarına bakmadan kaçtıklarını hatırlatmak isterim. . ingilizlerin o kibirli suratlarına atılan her tokat bile madara etmeye yeter. Kaldıki lozanda bizim ne kaybettiğimizden çok onların nelerden vazgeçtiğine odaklanmak en doğrusu. Sevr ile ne dayatmışlardı lozan ile nelerden vazgeçtiler farkı bile yeterli. Lozan görüşmeleri esnasında öyle anlaşmazlıklar oldu ki 3 kere savaşın eşiğine gelindi. egeye demirleyen ingiliz gemileri ile nasıl savaşacak, hangi deniz gücümüz vardı? Meclistede musula yürüyelim sesleri yükselirken kazım karabekir paşa bile efendiler hangi orduyla diye bağırmıştır. birinci dünya savaşında yenilmiş, imparatorluğun dört yanı işgal edilmiş, kala kala elde anadolu kalmış, sıfıra yakın ordu bitik bir ülke ile bu kadar oldu. mesele uzun boşver. sen bildiğin cumhuriyet tarihiyle devam et. keşke lozanda sen olsaydın Ekrem kardeşim, bak şimdi tüm balkanlar,adalar musul kerkük ortadoğu bizimmiş.
    Cevapla
  • Ekrem Erol 12 yıl önce Şikayet Et
    Madara mı ettik?. Lozan'da kaybettiklerimizi unuttun galiba! 30 Ekim 1918'de mondros anlaşması imzalandığında ingiliz orduları Kerkuk ve Musul'a 3 günlük mesafedeydi ve anlaşmadan 3 gün sonra bu şehirlere girdiler ve ilhak ettiler. Mudanya'da masaya galip oturup, Lozan'da mağlup kalkan kim? Bana Cumhuriyet tarihini deştirmeyin!
    Cevapla
  • Mustafa 12 yıl önce Şikayet Et
    (4) Sayın Ekrem Erol Bey;. O yüzden bırakın insanlara kategorik bakmayı. Koskoca ingiltere seni işgal ettiği tarihte ve işgal ettiği yerde babasının hayrına bize ödül/nişan vermez. 90 yıl önce adamları madara ettik, dünya önünde gururlarını kırdık. 300 senede geçse bunun acısını gücü yeterse kaba kuvvetle gücü yetmezse böyle dalga geçe geçe alır. Diğer olayda dünyada bu ödülün verildiği tek müslüman olarak Başbakanın aldığı "Yahudi Üstün Cesaret Ödülü" ne ne demeli? İsrail ile geçirdiğiniz en çetrefilli günlerde dahi bu ödülü iade etti mi, ya da o yönde bir söz söyledi mi? Sen değil ödül mödül; susuzluktan ölecek olsan bu siyonist cemaatten bir bardak su alır mısın? Sorular belli cevaplar belli aslında. Sorun, doğruları ve kişileri siyasetin at gözlüğü ile değerlendirmemiz. Saygı ve selamla kardeşim.
    Cevapla
  • Mustafa 12 yıl önce Şikayet Et
    (3) yorumsuz... Daha sonra 2010 yılında Abdullah Gül’e bizzat İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth tarafından verilen “Chatham House Ödülü” 1918’de İngilizlerin Çanakkale Boğazı’nı işgali ve İskenderun’a asker çıkardığı 9 Kasım’da verildi. Koskoca yılda başka gün mü yoktu?? Bilmeyenler olabilir, “”Chatham House”” İslâm âlemine ve Osmanlıya “Sevr hıyânet muahedesi”ni hazırlayıp dayatan kurumdur. Başka bir değişle Osmanlı ölüm fermanı olan sevr anlaşmasının kaleme alındığı, kugulandığı kuruluş. Diğer görevi olarak da İngiliz siyasetine göre politikalar üretenlere, icra edenlere, rol oynayanlara ödüller dağıtır. İspatı için geçmişte ödül alanlara bakmanız yeterli.
    Cevapla
  • Mustafa 12 yıl önce Şikayet Et
    (2) yorumsuz.... İngiliz “Queen Elizabeth HMS Illustrious” uçak gemisi İstanbula geldiğinde sancağına Türk Bayrağını takmamış ve 1918’de işgalin simgesi olan İngiliz gemisiyle aynı yere demir atmıştır. İşte bu gemide kraliçe cumhurbaşkanını ayağına çağırmış ve başındaki tacı ile şövalye nişanı takmıştır. İlgiltere geleneklerine göre kraliçe tacını sadece sömürge ülkelerine giderken takar!
    Cevapla
  • Mustafa 12 yıl önce Şikayet Et
    (1) Ekrem Bey boşverin Baykalı.. Ben size var olan bilinen şeyleri sırayla ve yorumsuz yazacağım... 2008’de İstanbul’a gelen İngiliz uçak gemisi “HMS İllustrious" ismi Kraliçe II. Elizabeth’in ziyaretini gerekçe gösterilerek değiştirilmiş ve “Queen Elizabeth HMS Illustrious” adını almıştır. Ne tesadüf ki(!) 19 Şubat günü Osmanlı sahil bataryalarını bombalamasıyla Çanakkale Saldırısını başlatan İngiliz gemisinin adı da “Queen Elizabeth” idi.. Gemi manidar ismiyle Çanakkale Boğazı’ndan gece geçiş yapmıştır. Oysa Çanakkale Zaferi’nin bir davamı olarak yıllar sonra imzalattırdığımız Montrö’ye göre bu yasaktı ve hükümetin özel izniyle bu yasak delinmişti!
    Cevapla
  • Ekrem Erol 12 yıl önce Şikayet Et
    Baykal ve Levent Kırca'yı atlamışsınız Mustafa Bey!. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün davetlerine katılmayan Baykal İngiliz Kraliçesinin İstanbul'da bir ingiliz savaş gemisinde verdiği kokteyle gittiğini, Hayatını sarhoş taklidi yapmaktan başka bir şeyle harcamamış olan Levent Kırca'nın Londra'da İstanbul'u ele geçirdik açıklamalarına, "......Düşmanı denize döken...." derken, denize döktüğü düşmanın hamisi olan İngiltere'de bulunduğunu herhalde taklidi yaptığı sarhoşluğun etkesindeydi
    Cevapla
  • Mustafa 12 yıl önce Şikayet Et
    yunanlı diyerek neyi ima ettiğini anlıyoruz.. alt tarafı bir fidan dikiminden nerelere gelmişsin. peki madem lafı attın ortaya, cumhurbaşkanı abdullah gülün ingiliz savaş gemisindeki kraliçenin ayağına gitmesine, elinden nişan almasına, sevr anlaşmasını kaleme alan ingiliz kuruluşundan taktir almasına, başbakan tayyip erdoğanın yahudi cesaret ödülü almasına ne diyeceksin?
    Cevapla