devam.... bu okuyucunun rahatsız olduğu belli ama na rahatsızlık! Tedavisi mümkün olmayan bir rahatsızlık. Bir insanın tesettürlü olup olmamasını burada sorgulamak okuyucunun görevi değildir. adı üstünde okuyucu. yazıyı beğenirse okur, beğenmezse d.. gider. Ama insanların şahsını böyle rencide edeci bir biçimde değişik kılıklarla girip yorum yapmak acizlik olsa gerektir ve hiç bir tabib bunun çaresine bakamaz. sonları da malum yerdir. Bu zavallı yorumcuyu kınıyorum ve bu güzel sütundan uzak durmasını tavsiye ediyorum

Sitenin en naif yazarına birisi kafayı fena takmış!. Aybike Hanımın yazıları haber7 okuyucusu olarak benim en sevdiğim tarz. Oldukça edebi ve içli yazılar. öyle fincancı katırları gibi kırıp dökerek reyting toplamaya çalışan bir yazar değil. Edebiyat dergilerinin tozunu yutmuş bir edibe olarak her açıdan farkını bizlere gösteriyor ancak anlamadğım bir şey var ki o da şudur. bu gün muhtemelen aynı okuyucunun aybike hanımın tesettürüne rencide edici bir biçimde vurgu yapıp bunu hakarete kadar dayandırmış olmasını anlamakta zorluk çekiyorum.

saçmalayan okuyucu(2). zavllılar gibi klavye müslümanı kesilmiş perde arkasında verip veriştiriyorsun sabahtan beri. Yazık sana. Ortaya çık, adını yaz ve adam gibi eleştir. erkekler seni ya da kadınlar görmüyorlar mı? başı kapalı kadınlar da bu sitede yazıyor, onları görmüyorlar mı? allah aşkına de git az adam ol da gel böyle zırvalayarak siteyi de bizi de yazarı da meşgul etme tosunum. haydi ancak gidersin sen! az delikanlı ol!

Asıl saçmalamaktan helak olan okuyucu !(1). Senin kim olduğun belli aslında. kıskançlığından ve hasetinden yazara oturduğun yerde çamur atmaktan imtina etmeyecek kadar kafayı yazarla bozmuşsun sen. belli ki aşağıdaki kılık kıyafet ve saç takıntılı yorumlar da senin. yorulma ey zavallı! Aybike hanım üretiyor, aydınlatıyor ve ışık saçıyor. Aybike Hanım yazısında de belirtmiş ben harikayım demiyor. senden benden daha iyi bir müsylüman olmalı ki tevazu dolu bir özeleştiri yapıyor kendisine. sen aman da ne kadar da müslüman bir salihasın!

yazı neden güzel?. Bir kere yazarın dili net ve açık. aynı zamanda ince göndermeler çok ince bir ayarla ilgili yere gönderilmiş. ben mükemmelim diye kasmamış. Herkese gerekeni iletmiş. bir de donkişotluk yapmamış. böyle üst perdeden yazan yazar takımndan haz etmiyorum. İşte bu nedenle güzel. çok sağ olasınız Hanımefendi.

çok isabetli tespitler ve geleceğe de kalacak bir yazı.... Aybike hanım takip edebildiğim kadarıyla güncel kirliliğin içinde kendini kaybetmeyen, güncel yazılarla kalemini oynatmaya çalışan bir yazar değil. bütün yazılarında bir ciddiyet, bir tutarlılık, bir samimiyet var ben işte bu nedenlerden dolayı kendilerine hayreanım. öyle ki benim giriş sayfam bu yazarımızın yazılarıdır. Onun kelimelirinin içinde kendimi ve ruhumu hafiflemiş buluyorum. İşte bu nedenle sayın yazarımız Meryem hanım, siz yığınların değil ama en azından bir yüreği olduğunu bilenlerin yazarısını

Yazar kalemini konuşturmuş yine!. Bir yorumcunun da belirttiği üzere Meryem hanımın haber7 yazarları arasında istisna bir yeri vardır bendenizde. kendilerini neredeyse uzun yıllar takip eden bir okuyanı olarak bu nadide kalemin elinden ne çıkarsa güzel çıktığını biliyorum. ancak kendisine kıymasını kabul edemem. zira insanın küpünde ne varsa o dışarıya sızar. Bu kalemin ucundan, zarafet sızıyor, hakikat sızıyor, incelik sızıyor, duygu sızıyor. çok beğendim. ÇOK.

sizi kutluyorm sayın yazar.... Uzum zaman oldu böyle eskileri hatırlatan yazılar okumayalı. Genç bir yazarımız ama kalite olarak bayağı iyi. Okurken sıkılmadım ve itiraz edemedim. Evet değiştik ve dEğişiyoruz. N eyapalım meryem kardeş, sen onu söyle? ne yapalım, ortalık böyle toz duman iken biz ne yapalı?

Harika bir yazı, on numara. Aybüke hanımın yazıları çok özel ve güzel yazılar. zarif yazılar. Bir de edebi yazılar. Bu günlerde neden kötüsünüz söylüyeyim Aybike hanım. çünkü toplum olarak keyfimiz yok, çünkü hiç bir dönemde böylesine rezillikler görülmedi. buyrunuz bakın ülkenin başbakanına nasıl hitap ediliyor. daha ne olsun, elbette insan geriliyor, elbette insan hüzünleniyor. ne diyelim mustafa Kutlu üstadın deyimiyle " ya tahammül ya sefer" bu içli yazınız için harbiden kutlarım. sevgiler sevgili yazarımız.

çok etkilendim. sayın yazarımızın yazılarını görünce okumadan geçmem. bilirim ki yazmak olmak için yazmamıştır. Denemelirini büyük beğeniyle okuduğum nadir yazarlardan biridir. Bu yazısında da müthiş bir değerlendirme yapıp hepimize göndermelerde bulunmuş ki söyleyecek söz bulamıyorum. hepimizin üstümüze alanacağı şeyler var diye düşünüyorum. zaten kesim farkı gözetmeden herkese fırlatmış eleştiri oklarını ve hatta kendisine bile ki beni en çok de bu öz eleştirisi etkiledi. tek kelime ile tebrik ediyorum. Alkışlıyorum.

Kürdili açılım makamı deseydiniz nasıl olurdu hanımefendi acaba?. Aslında yazara muhalefet olsun diye yorum yazmıyorum lakin doğru söze ne hacet. her kelimesine kalıbımı basarım. ancak gerçekten hani insan düşününce bu senenin ifratı ve tefriti kürdili açılım olayından sonra patladı. keşke hiç böyle bir şeye tevessül edilmeseydi. Bu ülkenin yaraları kaşındıkça kimseler yarar görmüyor, aksine zarar görüyor diye düşünüyorum. meryem hanım, emin olunuz ki bu zirgüle makamı bizim oğlanın diline düştü. sahi nerden buldunuz bu makamı böyle? yeni bir harf öğrettiniz, teşekkürler.

Güzel ötesi bir yazı..II. ne zaman ayrılıklar başladı , işte bizdede o zaman kırılmaya başladık, herkes kendi egosunu tatmin etmek güdümü ile hareket edince, zirgüle makamına dalmış gidiyoruz..Allahım bizleri uyanık ve kendisine teslim olan kullarından eylesin... Amiin.. Aybuke hanım yazını büyük bir keyif ve içten gelen bir serzenişle okudum .. yazınızın güzel değil, güzel ötesi bir yazı olduğunu düşünüyorum.. Rabbim kaleminize güç, kuvvet versin..

Güzel ötesi bir yazı... Akıllı bir adam, ölürken çoçuklarını toplayıp onlara bana bir değnek getirin demiş, getirmişler. Bir daha, bir daha getirin demiş yine getirmişler. Adam onları bir araya getirip birleştirmiş ve : Haydi bunu kırın demiş. Uğraşmışlar , fakat kıramamışlar.. sonra o değnekleri bir birinden ayırmış ve Haydi tek tek alın ve kırın demiş.. Almışlar ve rahatlıkla kırmışlar.. İşte bizde toplum olarak bu duruma geldik.. daha önceleri biz birimize sım sıkı bağlı iken kimse bizi kıramıyordu, ne zaman ayrılık